Tel: 0 224 239 65 06 - 0 224 239 65 07 - 0 224 239 53 35 Gsm: 0 530 875 14 79
“Bel ve Boyun Fıtığı hastalarının%98’i ameliyatsız yöntemlerle iyileşmekte olup,
ameliyat sadece hastaların %1-2’sinde gerekmektedir.”

Tarsal Tünel Sendromunda (Ayak Bileğinde Sinir Sıkışması) Manuel Terapi (Elle Tedavi)

Ayak uyuşması ve ağrısı yapan rahatsızlıklardan biri olan tarsal tünel sendromu (ayak bileği sinir sıkışması)  tanısı sıklıkla atlanan, nadir ama önemli bir sinir tuzaklanmasıdır. Sinir tuzaklanması, bir sinirin sıklıkla herhangi bir anatomik yapının içinden veya yanından geçerken baskıya uğraması veya sıkışmasıdır. Tarsal tünel ayak bileğinin iç kısmındaki flexör retinaculum denilen bir bandın altındaki tünel olup içinden bazı tendonlar, tibial sinir,atardamar ve toplar damarlar geçer. Bu tüneldeki sinirin her hangi bir nedenle sıkışması sonucu ayakta ağrı, yanma veya uyuşma hissi şikayetleri oluşur. Nedenleri arasında sıkı bilekli ayakkabı giymek,travma,şeker hastalığı ve inflamatuar eklem hastalıkları,tendon patolojileri ,düz tabanlık sayılabilir. Ayak bileği sinir sıkışması çoğunlukla kadınlarda daha sıktır ve genellikle tek taraflıdır.

Belirtiler kişiden kişiye göre değişiklik göstermekte olup ayak uyuşması ile diğer belirtilerin zorlamalara ve yapılan fiziksel aktivitelere göre arttığı gözlenmektedir. Fiziksel aktivitelerin çok ağır bir şekilde yapıldığı günlerde,gecelerde karıncalanmalar ve ağrılar fazlasıyla artmakta, dinlenme ile ise hafiflemektedir. Ayak bölgesinde olabilecek enfeksiyon, travma, tümör gibi durumlar da sinir zedelenmesine neden olabileceğinden dolayı bu bölgenin iyice incelendikten sonra tanıya gidilmesi gerekir .  Tanının konulmasında, ayrıntılı fizik muayene ve MR,EMG tetkikleri önemlidir. En çok karıştığı durum topuk dikeni olup çoğu TTS hastası topuk dikeni tanısıyla aylar boyunca tedaviler görüp bunlardan hiç yanıt alınamadığı zaman acaba TTS olabilir mi diyerek araştırılınca tespit edilmektedir. Seyrek olarak bel fıtıkları da benzer bulgular verebilir.Bu yüzden ayak uyuşması olan hastalarda dikkatli olunmalı ,bel fıtığı ile karışabileceği akılda tutulmalıdır.

Doğru tanı konulmasını takiben,tedavide tüneldeki dış baskıların azaltılması, inflamasyonun dindirilmesi, ayak ve ayak bileği deformitelerinin düzeltilmesi ve siniri sıkıştıran yumuşak dokuların gevşetilmesi gerekir. Konservatif (ameliyatsız) tedavide istirahat, ilaç, immobilizasyon için ortez, aletli yada manuel fizik tedavi önerilir. Manuel (elle) tedavi olarak sinir kaydırma ve mobilizasyonları yumuşak doku mobilitesini iyileştirmek için kullanılır ve sonrasında ayak kaslarını güçlendirici egzersizler verilir. Manuel tedavi genellikle haftada 2 seans uygulanmakta ve toplamda 6-10 seans sürebilmektedir. Manuel terapide ayak bileğine ellerle bir takım germe,döndürme,kaydırma teknikleri yapılmaktadır. Genellikle bu hastaların çoğu ameliyatsız olarak tedavi edilebilmektedir. Egzersizlerin fizyoterapist yada bir medikal egzersiz uzmanınca yaptırılması iyi olacaktır. Medikal ve fizik tedaviye yanıt vermeyen az sayıdaki hastada ameliyat gerekebilmektedir. Ancak ameliyat gereken hastalarda da ameliyat sonrası iyi bir fizik tedavi ve rehabilitasyon programı uygulanmalıdır.